2025 Mayıs Rehberlik Bülteni

ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE İLGİ ALANLARI VE YÖNELİMLER

İlgi alanları çocuğu dinlendiren, eğlendiren ve zamanını kaliteli hale getiren sağlıklı bir ruhsal gelişim için gerekli olan uğraşlardır. Yönelimleri ise çocuğun ilgi alanları ile yeteneklerinin örtüşüp örtüşmediğini ortaya koymaktadır. Bu sebeple çocuğun ilgi alanları ve yönelimlerini biliyor ve takip ediyor olmak çocukluk döneminde oldukça önemlidir.     

İlgi alanları ve yönelimleri çocuğun meslek seçiminde de önemli bir yol gösterici olabilir. Arkadaş seçimlerinde, yaşanılan yer, eş seçiminde dahi ilgi ve yönelimlerinin etkilerini izlemek mümkündür. Her çocuğun özel bir yeteneği olacak diye bir kural yoktur ancak çocukların mutlaka ilgi duyduğu bir faaliyet vardır. Bunları tespit etmenin en önemli yolu gözlem yapmaktır.

Çocukların en sevdiği uğraş oyunlardır. Oyun çocuklar için ilerideki becerilerinin geliştirildiği bir alandır. Oyun sırasında kullanılan oyuncaklarsa çocuğun duygularını ve beş duyusunu uyaran, değerlendirme imkânı tanıyan, uygulama yetilerini geliştiren, hayal gücünü zenginleştiren, bedensel ve ruhsal gelişimini hızlandıran araçlardır. Çocukların oynadıkları oyunlar, seçtikleri oyuncaklar, ilgi duydukları faaliyetler ve becerileri hakkında bilgi verecektir. Özel bir yeteneği olmadığı sürece hayatın okul öncesi döneminde çocukların keyif aldıkları oyun ve faaliyetler cinsiyetle ilgili farklılıklar dışında genellikle benzerdir.   

İlkokul döneminde ise kurallı oyunlar ön plana çıkar. Satranç, kelime türetme gibi oyunlar bu yaş döneminin vazgeçilmezleridir. Maket yapma, yapbozlar keyif alınan oyunlardır. Spor yapmayı, spor etkinliklerini takip etmeyi severler. Bilime ilgi belirgindir.

Deneyler yapmayı severler. Uzay, hayvanlar âlemi gibi konularda bilgi sahibi olmak ve bu bilgileri arkadaşlarıyla paylaşmaktan hoşlanırlar. Macera kitapları okumayı severler. Resim ve müzik bu yaş döneminde de sevilen uğraşlar arasındadır. Tercih ettikleri oyunlara, sordukları sorulara, merak duygusunu harekete geçiren unsurlara bu çerçevede bakıp çocukların ilgi alanları ve yönelimleri hakkında fikir sahibi olmak mümkündür.

Çocukların ilgi alanları, onların teknolojik araçlara bağımlı olmalarına engel olmaktadır. Şiddet eğilimi olan bir çocuğun resim, satranç, spor gibi faaliyetlere yönlendirilmesi gerekir. Bu yönlendirme çocuğun bu tip istenmeyen eğilimlerinin azalmasını, enerjilerinin sağlıklı bir yöne kanalize olmasını sağlamaktadır.  Bu sebeple ilgi alanlarının rehabilite edici etkileri çok belirgindir. Çocukların ilgi ve yönelimleri ile ilgili aileler neler yapabilir?

Çocukları yönlendirirken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta tercih edilecek olan uğraşın çocuğun ilgi alanı dâhilinde olmasıdır. Resme, spora ilgi ve yeteneği olmayan bir çocuktan sadece ebeveyn, öğrenmesinin faydalı olacağını düşündüğü için, kendisi geçmişte yapmak isteyip de yapamadığı için bir sanat veya spor dalına yönelmesi beklenmemelidir. Eğer anne babalar çocuklarının belli bir alanda yetenekli olduğunu düşünüyorsa çocuğu bu alana yönlendirmesi doğru bir adım olacaktır. Çocuklar genellikle yetenekli oldukları alana ilgili de olduklarından yönlendirmede zorluk yaşanması beklenmeyecektir.

Anne babalar çocukları için faydalı olacağını düşündükleri ancak çocuklarının ilgi duyup duymadığından emin olamadıkları bir alana yönlendirmek istiyorlarsa bu süreçte model alma yolunu tercih etmelidirler. Örneğin evinde düzenli spor yapılan çocukların spora, resim yapmayı seven bir annenin çocuğunun da küçük yaşlardan itibaren resme ilgi duyma ihtimali çok fazladır. Aynı zamanda bu alanlarda başarılı olan ve tanınmış kişilerin model alınması da çocuklarda ilgi uyandırabilir, o alanla ilgili yeteneği varsa da yeteneğin keşfine sebep olabilir.

Birçok kitap seçeneği olan alanlarda çocuğunuzun hangi kitaplara ilgi duyduğunu gözlemleyebilmeniz mümkün. Resimli kitaplar, hayvan ansiklopedileri, uzay dergileri, bilim makaleleri gibi farklı türler arasından seçim yapan çocuklar, ilgi alanları hakkında size ipucu verebilir.

Belirgin ilgi alanları olmayan çocukları yönlendirirken ise çocuğu gözlemlemek, onunla konuşmak, onu yakından tanımak ve çocuğu ihtiyaçları doğrultusunda yönlendirmek büyük önem taşır. Okuduğu kitaplar, izlediği filmler, merak ettiği konular, oynadığı oyunlar, öğretmenlerinden alınan geribildirimler dikkate alınarak çocuklar yakından takip edilmelidir.

Çocuklarda fark edilen ilgi alanları ve yetenekleriyle ilgili çocuklara verilen gözleme dayalı geribildirimler onları motive edici ve spesifik gerçekçi örneklere dayalı olmalıdır. Yönlendirilen alanlarla ilgili sürekliliğin sağlanması çocuğun ilgi kaybına uğramaması için oldukça önemlidir. Çocukların zaman zaman ilgi alanlarından uzaklaştığı görülebilir böyle durumlarda ailenin destekleyici tutumları önemli rol oynamaktadır. Bu süreçte ısrarcı ve baskılayıcı bir tutum çocukların ilgi alanlarından tamamen uzaklaşmasına sebep olabilir.

Kaynakça: Küçükyazıcı, Gökçe; (2012, 8 Eylül)  ‘’Çocuğun İlgi Alanları ve Hobilerini Keşfetmek’’ Erişim tarihi: 14.04.2015 http://www.cocukvegenc.com

Dünya satranç şampiyonu Magnus Carlsen, tarihin gelmiş geçmiş en iyi satranç oyuncusu olarak biliniyor. Elbette Carlsen, bir sabah uyandığında kendini satranç dahisi olarak bulmadı. Kendisi çocukken problem çözme, örüntüleri tanıma, yapboz yapma, karmaşık Lego yapıları inşa etme gibi konularda oldukça yetenekliydi. Bunu gören ebeveynleri, Carlsen’in yeteneğini keşfederek onu satranca yönlendirdi. Bu muhtemelen küçük Magnus için yaptıkları en iyi şeydi.

Telefonun mucidi Alexander Graham Bell de başka bir örnek. Bell, daha 12 yaşındayken kısa kürekler ve fırçalar kullanarak buğday tanelerini kabuklarından ayıran bir makine icat etti. Bell’in o zamanki en yakın arkadaşının babası, bunu gördükten sonra kendisine ufak bir atölye verdi. Eğer Bell çocukken yeteneği keşfedilip pekiştirilmeseydi, belki de hiçbir zaman telefonu icat edemeyecekti!

Isaac Newton fizik yasalarını sorguladı ve görecelilik teoremini ortaya attı, etrafımızda gördüğümüz tüm maddelerin enerji olduğunu öne sürdü. Dönemin bilim insanlarını ikna etmesi çok zor oldu ama doğru bildiğini söylemekten hiçbir zaman çekinmedi.

Keşifleri ile evrene bakış açısını değiştiren küçük Albert. Babası mühendis olan Albert, küçük yaştan itibaren evrenin nasıl çalıştığını anlamaya çalıştı. En sevdiği şey soru sormaktı ve bundan hiçbir zaman vazgeçmedi.

Albert‘in yıllar önce ortaya attığı bazı teorileri, deney ve gözlemler yaparak ancak bugün anlayabiliyoruz. Tabii siz yine de çocuğunuzu ödevlerini yapıp okula gitmek için teşvik edin ama en önemlisi Albert gibi soru sormaya teşvik edin, kim bilir belki bir sorunun cevabında yeni bir icat yatıyordur…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

WhatsApp Destek